İstanbul "Dimitrie Cantemir" Romen Kültür Merkezi, eşsiz bir prömiyeri önermektedir: Boğaz’da bir Romen halk müziği konseri.
20 Haziran 2018, saat 19.00’dan itibaren, devasa bir gemiye biniyoruz ve tüm dünyaya Romen geleneksel halk müziği ve iki savaş arası döneme ait Romen süitleri tanıtıyoruz.
Olağanüstü konser, İstanbul Romen Kültür Merkezi’nin markasını taşımaktadır. Benzeri olmayan bu yenilikçi etkinliğin ortakları, İstanbul Romanya Başkonsolosluğu, İstanbul Şehir Hatları ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’dir.
Romanya Büyük Birleşme’nin Yüzüncü Yıldönümünü ve Romen Geleneksel „İE” Kıyafetlerinin Uluslararası Gününü kutlamayı amaçlayan Romen Kültür Merkezi,Romanya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 140. yıl dönümü çerçevesindebu etkinliği, Boğaz’da 100 Yıllık Romen Müziğibaşlığı altında organize etmiştir.
Düzenlenen konser, iki bölümden oluşmaktadır: 1. Bölüm, İancu Marinescu ve Zavaidoc’un imzasını taşıyan, iki savaş arası döneme ait müzik parçaları ve 2. Bölüm, Romen halk müziği konserini içermektedir.
İstanbul Romen Kültür Merkezi tarafından desteklenen Romen müzisyenlerin konser programı, Romanya’nın çeşitli bölgelerinden alınmış folklor geleneğini temsil eden halk müziği parçalarını içermektedir.
Romanya Geleneksel „İE” Kıyafetlerinin Uluslararası Günü’nün marjında düzenlenen etkinlik, benzeri görülmemiş bir biçimde sunulacaktır. Romen halkı için çok değerli olan geleneksel kıyafetleri tanıtmak amacıyla, konser boyunca tüm müzisyenler bu halk kostümleri giyecektir.
Ana Maria Racu & Folklorik Band, Bükreş Konservatuarı’ndan mezun olan ve tutkuyla geleneksel Romen müziği çalan profesyonel müzisyenlerden oluşmaktadır.
Bu virtüözlerin yer aldığı halk müziği grubunun repertuarı, Romanya'nın her yerinden alınmış geleneksel eski müzik parçaları ve iki savaş arası döneme ait süitleri içermektedir. Sahneye çıkacak olan sanatçılar: Ana - Maria Racu – ses, Andrei Racu – keman, Albert Ioniță - pan flüt, Florin Mihalache- cimbalom, Viorel Gheorghe – klavye ve Titiana Mihali – ses.
ANA - MARIA RACU, Bükreş Ulusal Müzik Üniversitesi, Müzik Performans Fakültesi, Şan Bölümü, Profesör Georgeta Stoleriu’nun sınıfından mezundur. Ses sanatçısı, zengin bir profesyonel kariyere ve sanatsal deneyime sahiptir. Ana-Maria Racu 2007 yılından beri „İon Dacian” Operet ve Müzik Tiyatrosu’nda lirik sanatçı olarak çalışmaktadır.
Andrei Racu, Bükreş Ulusal Müzik Üniversitesi, Müzik Performans Fakültesi, Keman Bölümü, Doçent Dr. Marcel Frandeş’in sınıfından mezundur. Folklorik alanda zengin bir deneyime sahip olan keman sanatçısı, Romanya’daki çeşitli müzik gruplarında enstrümantal solist olarak yer almıştır. Şu anda, Ulusan Sanat Merkezi "Tinererimea Română / Romen Gençliği", Halk Müzik Orkestrası „Cununa Carpaților / Karpatların Tacı” ve Bükreş’teki Romanya Devlet Radyosu Ulusal Orkestrası’nda enstrümental solist ve grup üyesi olarak çalışmaktadır.
Andrei Racu, 2008 yıllından beri „Caru’ cu Bere” ve „Hanu’ Berarilor- Interbelic” gibi ünlü restoranlarda enstrümantal sanatçı olarak sahneye yer almaktadır.
Albert Paraschiv Ioniță,Folklorik grubun pan flüt sanatçısıdır. Müzisyen, 2004-2007 yılları arasında Hora Topluluğu ile işbirliği içerisinde bulunmuştur. 2005 yılında itibaren Cununa Carpatilor Topluluğunun işbirlikçisi oldu. Halen Hanul Lui Manuc'un işbirlikçisidir. Genç sanatçı, usta sanatçı Gheorghe Zamfir'i örnek alarak enstrüman yorumlama tekniğini geliştirmeye ve mükemmel olmaya çalışmaktadır. Pan flüt için düzenlenen yarışma, festival ve olimpiyatlara katılarak çok sayıda ödüle laik görülmüştür.Tinerimea Româna, Ciocârlia, Hora, Rapsodia Româna gibiprofesyonel orkestralarla çalıştı, tüm Avrupa ve Amerika’da sayısız konser vermiştir.
Albert Paraschiv Ionita, İsviçre’de sanatçı ve cam teknisyeni olan Martin Fuchs ile birlikte, kristalden yapılan pan flütün tasarımına ve gerçekleştirilmesine doğrudan katkıda bulunmuştur. Kristal pan flüt, düzenlenen her tür sanatsal etkinliklerde olay yaratmaktadır.
Genç pan flüt sanatçının resitalleri, tüm müzikseverleri büyülemiştir. Albert Paraschiv Ionita'nın başarısı, geleneksel üflemeli enstrümanlar konusunda yapmış olduğu uzun araştırmalar ve çeşitli repertuarların yorumlanmasının ardından geldi.
Albert Paraschiv Ionita, hem işitsel hem de görsel olarak sergilediği şaşırtıcı ve büyüleyici ustalık performanslarıyla, büyük bir virtüözü olduğunu kanıtlamaktadır.
Florinel Mihalache, 11 yaşından beri cimbalom çalmaya başlayan yetenekli bir müzisyen virtüözüdür. Şu anda, Geleneksel Halk Müzik Orkestrası "Cununa Carpatilor"da cimbalom enstrümanistdir.
Viorel Gheorghe, folklorik grubun klavye sanatçısıdır. Bükreş "Dinu Lipatti" Ulusal Sanat Kolejinden mezundur. Müzikle uğraşan bir aileden gelmektedir. Akordeonist olan babası, müzik notalarının gizemli dünyasıyla onu henüz dört yaşındayken tanıştırmaya başlamıştı. Daha sonra Dinu Lipatti" Ulusal Sanat Kolejinin piyano kurslarına katılarak mezun oldu. "Dinu Lipatti" Ulusal Sanat Koleji tarafından düzenlenen çeşitli yarışmalara katılan, müzik kariyeri boyunca birçok ödül ve kupa kazanan, piyano ve klavye virtüözüdür. Almanya, Kıbrıs, Japonya, Fransa ve İtalya'ya çok sayıda tur gerçekleştirdi, sayısız resital ve konserler için sahne aldı.
Tatiana Mihali, müzisyen bir ailede doğdu; müzik geleneği devam eden üçüncü nesildir. Genç ve yetenekli ses sanatçı için 2018 yılı özel bir anlam taşımaktadır çünkü bu yılda sahne, müzikal ve sanatsal deneyimin 10. yıldönümünü kutlayacaktır. Folklor tutkusu çocukluk yıllarında başlayan sanatçının repertuarında ülkenin tüm folklorik bölgelerine ait müzik parçaları bulunmaktadır, dolayısıyla televizyon kanalları kendisini sürekli davet etmektedir.
İstanbul Romen Kültür Merkezi tarafından başlatılan etkinlik, oldukça farklı ve etkileyicidir. Bu projenin sayesinde, İstanbul Romen Kültür Merkezi kendi faaliyetlerini çeşitlendiriyor ve ulusal kültürün önemli bir destekçisi olarak, yerel kültür pazarına varlığını göstermeye ve görünürlük kazanmaya devam etmektedir. Ayrıca bu yıl,Romen Geleneksel „İE” Kıyafetlerinin Gününü,uluslararası bağlamda ve otantik Romen halk müziği eşliğinde kutlamayı öneren Kültür Merkezi, geleneksel Romen kıyafetlerini Türk topraklarına getiriyor.
1900 yıllarına ait Romen müziği, ilk olarak İancu Marinescu tarafından (1900-1920 yılları arasında en çok tanınan Romen şarkıcı) tüm dünyaya tanıtmıştı. Mitică Guţescu Orkestrasının eşliğinde Bükreş’te çalınan şarkılar, müzikseverlerin beğenilerini kazanmaya devam etmektedir. İancu Marinescu, 1900-1920 döneminin en başarılı Romen ses sanatçısı olarak kabul edilmektedir.Schallplatte Grammophon ve Columbia Records şirketinde onlarca kayıt yapmış olmasına rağmen, günümüze sadece birkaçı kalabilmiştir. 1926 yılında, yine Schallplatte Grammophon ve Columbia Records şirketinde, ünlü Zavaidoc ses kayıtlarını yapmaya başlıyordu. İki savaş arası döneminin en çok beğenilen ve dinlenen sanatçısı olan Zavaidoc, Birinci Dünya Savaşında askerlere moral olması için savaş alanlarında şarkı söylemiştir. 1930’lu yılardaBükreş'teki restoranları tamamen doldurdu. Romanya Operası'ndan gelen tenor teklifini kabul etmedi ve yanık tarzında seslendiği meyhane müziğini çalmaya devam etti.
Zavaidoc, iki savaş arası dönemin en ünlü ses sanatçılarından biri olmuştur. Kendi tarzında çaldığı şarkı ve halk müziği ile Romen müzikseverlerinin beğenisini kazanmıştır.Birinci Dünya Savaşı'nda Zavaidoc, maestro George Enescu liderliğinde Moldova’daki savaş alanında yaralanan askerlere şarkılar söyledi.
Zavaidoc Kardeşler Grubu, Birinci Dünya Savaşından sonra kuruldu. Performanslarını ülkenin ve yurtdışındaki en önemli sahnelerde sundu. Örneğin, 1937 yılında Paris'te gerçekleşen ve tüm ülkelerden gelen sanatçıları ağırlayan Evrensel Sergide, Zavaidoc Romen heyetinde yer aldı.
Ana Maria Racu & Folklorik Band, hem iki savaş arası döneme ait, hem de Romanya’nıntüm etno-folklorik bölgelerinden alınmış gelenekselşarkıları içerenözel bir müzik repertuarı ile olağanüstü performanslar sergilemektedir. Romen kültürünü manevi zenginliklerini ve halk yaratımının değerlerini profesyonel bir şekilde teşvik etmeyi başaran Ana Maria Racu & Folklorik Band, müzik uzmanlarından çok sayıda övgü, seyircilerinden ise büyük alkışlarlar topladı.
İstanbul Romen Kültür Merkezi tarafından hem yerel halka, hem de yabancı turistler için açık bir alanda organize edilen ve önerilen bu konser – Boğaz Turu gösterisi, ülkemizin ve aynı zamanda ulusal kültürümüzün imajını tanıtmak için mükemmel bir fırsattır.